25 Ocak 2009 Pazar

Emanet kanatların...

Çocuk...
Dilimdeydin, acı bir tattın eskiye dair. Şimdi sadece hatıralarda kalan kırıklıklarımla gözlerimdeydin.
Sen böyleydin.
Ben böyleydim.
Aslında anladım seni, sanırım kabullenmekten öte bir şeydi. Kabullenenler arasında anlayandım ben, anlatmadıklarını hem de...
Anlatsan zaten.........





Geçti ama, hepsi geçti...
Çok şükür dindi sancısı, içimden silinmeyen gülüşünün yokluğunun.
Geç'ti artık!

Söylemiş miydim bilmiyorum; ama "içimde açan bu siyah şey senin"...










"Tüm sözler seninse sessizlik benim.
İçimde açan bu siyah şey senin,
Yüzümden, elimden, kalbimden damlayan,
Yerlere saçılan bu renkler senin,

Elinden tutar hep götürür seni,
Kapılar kapatır bırakır beni,
Geride derinde gecenin içinde,
Seni izleyen o gölge hep benim.

Uzaklar seninse, tüm yollar benimdir,
Gördüğüm yüzünse sevmek bana emirdir,
Sana uzanan sadece ellerimdir,
Hissetmelisin!

Kalbim en sağlam, en yıkılmaz kalemdir,
Yıldızlar seninse, karanlık benimdir,
Sözlerim en dokunulmaz mabedimdir,
Gitmemelisin.

Hoşçakal deme…
Kal..

Uzaklar seninse, tüm yollar benimdir,
Gördüğüm yüzünse sevmektir emir,
Sana uzanan sadece ellerimdir,
Hissetmelisin!

Kalbim en sağlam, en yıkılmaz kalemdir,
Yıldızlar seninse, karanlık benimdir,
Sakın vazgeçme... Sakın vazgeçme...
Gitmemelisin...

Hoşçakal deme…
Kal.. "*

* Cem Adrian

Hiç yorum yok: