29 Mart 2015 Pazar

"aşağıdan mı?"

Hiçbir siyasi partinin bağlısı, gönüllüsü, taraftarı olmamak iyi. Tabii ki partilerin içinde sevdiğim insanlar oluyor, bazen "şusu olmasa iyi aslında" dediklerim, bazen de insanlığını sevip siyasetçiliğini beğenmediklerim; ama partizan olmamak rahatça eleştirmeyi, eleştirince saldırılmayı engelliyor. (Gerçi saldıran yine saldırıyor ama) Bir de yanlış bir şey yapınca "yaaa o şunu düşündü aslındaaaa" diye savunmak durumunda kalmıyorsun. (örnek: Selo'nun Tayyip'i alkışlaması suvunucuları)

Mesela bağıran siyasetçi sevmiyorum, bağırmak zorunda kalmalarına üzülüyorum bazılarının; çünkü meclisimiz meclis değil. Aman zaten ülke de ülke değil. Seçmende hafıza desen hafıza değil.
Şavak Pavey konuşması dinginliği diye bir şey var oysa.

Bugün lafı uzatmamak için "hacı seninkiler Efkan Ala'nın gensoru görüşmelerinde neredeydi, neden çekimser kaldı?" ya da "aklamaya alet olmayız diye yolsuzluk komisyonundan çekilmek neden, seçilmeyeceğini bile bile cumhurbaşkanlığına aday olmaktan farklı mı? Varlık göstermek önemliydi hani?" demek istedim. Sonra "bana ne ya!" dedim. Bunları desem daha çok "siz mansur yavaşçılar" diyecek, kime oy verecekse versin (zaten ben karışmadım), sonra dertlenirse de dertlensin.
Önemli olan kitap yazsın okuyalım, benim için işlevi o nasıl olsa :)
Sonra "ben demiştim" demek de keyifli oluyor hem :D


Hiç yorum yok: